Her seyahat yeni bir hikaye, bazıları ise evine gitmek gibi. Bazıları ev gibi samimi, ev gibi huzurlu, ev gibi mutlu. Benim için onlardan biri de Çanakkale’nin Bozcaada’sı; yani Yunan mitolojisindeki adıyla Tenedos. Büyük bölümü üzüm bağları ile kaplı olduğundan bağ bozumları ile tanıdığımız; ‘yüzdükçe alışmadığın’ ama üşüsen de bayıldığın kıyıları, birbirinden farklı ve lezzetli mekanları, adımlarken insanı eski zamanlara götüren sokakları, eşsiz gün batımları ve en çok da kalplere yüklediği huzuru ile ünlü, ülkemizin en büyük üçüncü adası.
Kısa tatillerin, uzun hafta sonu molalarının, baharı karşılamanın ve yaz sezonunu açmanın Alaçatı ile birlikte muhtemelen ilk akla gelen rotası Bozcaada. Özellikle, Rumlarla Türklerin eskiden bir arada yaşadığı diğer kasaba ve adalar gibi, Bozcaada’nın da genel anlamda halen bu silüetini koruyor oluşu buraya ayrı bir değer katıyor.
Son yıllarda Eyvah Eyvah ve Bir Küçük Eylül Meselesi gibi burada çekilen filmlerin de turizme etkisini göz ardı edememeyiz tabii ki ama tüm bunlara rağmen; adanın sıcaklığını halen koruduğunu ve yozlaşmanın y’sine izin vermediğini söylemek mümkün. Yaz sezonunda ya da resmi tatillerde artan kalabalığını bir yana alarak; Bozcaada, 2 Günde Kafaya ‘Reset’ Atmalık Rotalar listesinde kesinlikle başı çekiyor.
Bozcaada’ya Nasıl Gidilir
Bozcaada, İstanbul’dan 400 km uzaklıkta, yani aslında çok da yakın değil. Tekirdağ üzerinden Gelibolu’ya giderek, buradan feribotla 20 dakikada önce Lapseki’ye, Lapseki’den de Geyikli ve Bozcaada tabelalarını takip ederek vardığınız Geyikli’den ikinci feribota binmeniz gerekiyor. Geyikli-Bozcaada feribotu yaklaşık 30 dakika sürüyor. Feribot tek yön 40 TL.
Bu yolun alternatifi olarak Eceabat ve Kilitbahir’a da bakabilirsiniz; ancak biz Gelibolu-Lapseki rotasını tercih etmiştik.
İzmir’den Bozcaada’ya gidecek olanları ise 300 km’lik bir yol bekliyor. Ayvalık, Gömeç, Burhaniye, Güre ve Ayvacık üzerinden Ezine ve Geyikli tabelalarını izleyin. Bizim gibi, Geyikli feribotunu kullanarak adaya ulaşabilirsiniz.
Bozcaada’ya Ne Zaman, Kaç Gün Gidilir
Bozcaada küçük bir ada değil ve özellikle mekan gezmeyi sevenler için çok fazla alternatife ev sahipliği yapan bir yer. Bu nedenle, kesinlikle günübirlik gitmeyi düşünmeyin. 1 günde de gezebilirsiniz tabii ki ama tüm güzellikleri yetiştirebileceğinizi ve göreceklerinizi sindirebileceğinizi pek sanmıyorum. Bizim önerimiz; buraya en az 2 gün ayırmanız. Bazı yerleri gezmenin yanı sıra sizlere de iyi gelmesini bekliyorsanız, işte Bozcaada tam olarak öyle bir rota. Kendinizi sınırlamayın, sınırlayacağınız yer de Bozcaada olmasın. 🙂
Kalabalıkta gezmeyi sevmeyenler, Bozcaada’ya muhtemelen bizim de yaptığımız gibi sezon dışı gidecektir. Biz 19 Mayıs haftası gidip, insanlar arasında boğulmadan, rahat rahat gezme fırsatı bulmuştuk. Çiçeklerin pıtır pıtır manzaraları ve sokakları süslediği, ağaçların yeşil yeşil göründüğü ilkbahar kesinlikle favorimiz.
Yaz ayları, tabii ki adanın en kalabalık mevsimi. Hem deniz tatilcileri, hem güneşli havalarda gezmeyi sevenler, hem okulların tatil olmasını fırsat bilen aileler, hem de yıllık izin kullanan beyaz yakalılar. Anlayacağınız, yaz aylarında Bozcaada pek popüler. Eylül ayı Bozcaada’da bağ bozumu ayı. Bu nedenle, ada Eylül’ün ilk haftası aşırı kalabalık oluyormuş.
Ancak, bağ bozumu geçtikten sonra sonbahar da aynı ilkbahar gibi çok tercih edilen ve sevilen bir sezon. Sakin sakin, turist yığını olmadan gezmek isteyenlere duyurulur. Kış aylarında Bozcaada’ya gitmeyi düşünür müsünüz bilemiyorum; böyle bir isteğiniz varsa birçok mekanın kapalı olacağına ve adayı baharda olduğu gibi rengarenk göremeyecek olmaya kendinizi şimdiden hazırlayın.
Bozcaada’da Gezilecek Yerler
1. Bozcaada Kalesi
Konumu nedeniyle tarihte önemli bir stratejik görevi üstlenen Bozcaada; hem Cenevizlilerin, hem Venediklilerin hem de Osmanlı Devleti’nin daima yakın markajında olmuş. Geçmişte buna benzer önem taşıyan her kıyımız gibi, Bozcaada’da da savunma amaçlı bir kalemiz var.
Zaten kalenin bulunduğu yer aslında Çanakkale Boğazı’nın da girişi kabul ediliyor. Bozcaada Kalesi, Geyikli’den bindiğiniz feribot adaya yaklaşırken adada sizi ilk selamlayan. Ada turu esnasında içini 5 TL ödeyerek gezebilir, içindeki kalıntıları inceleyip manzaranın keyfini çıkarabilirsiniz.
2. Bozcaada Sokakları
Bir adanın her sokağı mı güzel olur, şeklinde övmeli başlığa hoş geldiniz! Vallahi, gördüğümüz yerler arasında her sokağına bayıldığımız ender yerlerden biri olarak Bozcaada’nın Türk ve Rum Mahalleleri, burada gezilecek yerlerde listenin başını çekiyor. Renkli pencere ve kapı peşinde koşanlar, sokak fotoğrafları çekmeye bayılanlar için kesinlikle biçilmiş kaftan!
Rum Mahallesi’nin Arnavut kaldırımlı, nostaljik evli sokakları ile Türk mahallesinin ahşap dokulu evleri, Avrupa’daki ‘old town’ mimarisinin ada versiyonu gibi. Bu sokaklarda bol bol zaman geçirin, adada bir yerden diğerine yürürken bu sokaklarda vereceğiniz fotoğraf molalarını mutlaka hesaba katın. Zamanın nasıl geçeceğini anlamayacaksınız bile.
3. Meryem Ana Kilisesi
Rum Mahallesi’nde bulunan Meryem Ana Kilisesi, Bozcaada’da yaşayan Rum-Ortadoks halka hitaben ibadete açık olan tek kilise. Rum mahallesinde gezerken sokak arasında karşınıza çıkacak olan kiliseyi üzerinde uzanan çan ve saat kulesinden hemen tanıyacaksınız.
4. Polente Feneri
Tuzburnu Koyu’nun hemen yanıbaşında bulunan Polente Feneri ve Rüzgar Gülleri, Bozcaada’nın en popüler noktalarından biri. Çarşıda gezerken Yunatçılar’dan alacağınız 1 şişe şarap ile buraya gelip güneşi Polente’de batırmak, Bozcaada’nın romantik klasiklerinden biri.
Ne var ki biz o kadar şanslı olamadık. 🙂 Bozcaada gezimiz yağmurlu bir haftaya denk geldiğinden, o ünlü gün batımına bir gram bile rastlamayınca haliyle Polente’ye gitmekten de vazgeçtik. Özellikle yaz döneminde gidenler gezi listesine burayı mutlaka eklemeli. Bize de tekrar gitmek için bahane oldu aslında, yeniden plan yapmak için harika bir neden!
5. Şarap Üreticileri
Bozcaada deyince, akla gelen ilk konu kesinlikle adanın üzüm bağları. Yazının giriş bölümünde bahsettiğim gibi, adanın büyük bölümü bağlarla kaplı ve bu da şarap üretiminin çoook eski zamanlara dayandığının bir göstergesi. Bozcaada’nın İzmir’in ilçesi Urla ile birlikte, ülkemizin en önemli şarap üretim lokasyonlarından biri olduğunu da mutlaka eklemem gerek.
Şarap fabrikalarını gezmek ya da Bozcaada’daki şarap üretim markalarının kendi işlettiği barlarda tadımlar yapmak, Bozcaada gezilerinin olmazsa olmazı. Yunatçılar, Corvus, Amadeus, Talay, Ataol ve Gülerada; adada şarap üretimi yapan markalar. Siz de, önceden rezervasyon yaparak bu markaların turlarına katılabilir, ya da kendi butiklerine, barlarına uğrayarak tadımlar eşliğinde alışverişlerinizi yapabilirsiniz.
Biz şarap fabrikası turuna katılmak yerine Corvus’un Wine & Bite barına gidip tadım yapmayı tercih ettik ve akşamüstüne denk getirdiğimiz bu mola bize çok iyi geldi. Wine & Bite’ın serin avlusunda Corvus’un şaraplarını tadıp, mutfağından çıkan lezzetli aperatifleri denedik. Sonrasında da çarşı içindeki Yunatçılar’a giderek bir dolu şarap aldık. Konu buraya kadar gelmişken, Çamlıbağ şaraplarında özellikle Vasilaki ve Karalahna çeşitlerinin Bozcaada’daki favorilerimiz olduğunu da belirteyim.
6. Ayazma Manastırı
Bozcaada’nın bildiğimiz manastırlara pek benzemeyen, ancak tarihi 300 yıla uzanan mini bir manastırı var; çam ağaçları ile süslü Ayazma Manastırı. 1700’lü yıllarda yapılan bu küçük manastıra içindeki çift oluklu tarihi çeşme sebebiyle ‘kutsal su’ anlamına gelen ‘Ayazma’ adı verilmiş.
Manastır ibadete kapalı; ancak 26 Temmuz günü kutlanan Ayazma Panayırı’nda açılıyormuş. Bu arada, Rum bir aile tarafından bahçesine açılan kafe de buraya gelmek için iyi bir neden. Deniz manzaralı, çam ağaçlarının gölgesindeki bu kafeye akşamüstü gelip günbatımı eşliğinde serinliğin keyfini çıkarmak huzurlu bir seçim olur. Ayazma Manastırı’na adanın ünlü Ayazma Plajı’nı takip ederek ulaşabilirsiniz.
Bozcaada’da Denize Girilecek Yerler – En Güzel Bozcaada Plajları
Bozcaada’nın berrak ötesi denizi ve bakir plajları turistik açıdan bu kadar ilgi görmesinin arkasındaki en önemli nedenler. Tabii ki rant peşinde koşan bazı toplulukların da dikkatini çeken bu konuya zaman zaman sinsice düşünülmüş projeler geliştirilse de ada halkı tüm bu olumsuzluklara karşı gelmeyi başarıyor ve Bozcaada bu şekilde halen bakirliğini koruyor. Tüm koylar ve kıyılar eskisi gibiyken, Bozcaada’da yüzebileceğiniz koy ve plajlar listesini de aşağı bırakıverelim.
Önemli not; gitmediğimiz ve görmediğimiz bir plajı yazmak istemedik. Bu nedenle, bu tüm plajları içeren tam bir liste değildir. 🙂
1. Ayazma Plajı:
Adaya varıp da eşyalarımızı otelimize bıraktıktan sonra geldiğimiz ilk yer sürpriz olmayacak şekilde Ayazma Plajı olmuştu. Ayazma Plajı; buz gibi, asla ‘girdikçe alışmadığın’ soğuk suyu ve incecik sarı kumları ile ünlü, bu nedenle yüzerken serinletme konusunda da üstüne tanımıyoruz tabii ki. Buraya gelmişken, plajın üst kısmında bulunan Koreli Restoran’a da uğramanızı şiddetle tavsiye ediyoruz. Koreli’nin aşırı lezzetli mezelerine eşlik edecek soğuk bira ile mükemmelleşmeyecek bir öğlen henüz görülmedi.
Ayazma Plajı’na adanın merkezinden kalkan minibüslerle gelebiliyorsunuz, biz aracımızla gittiğimiz için ada turumuzu da onunla yapmıştık. Bozcaada’nın en ünlü plajları listesinde zirveyi çoktan kaptığı için özellikle yaz aylarında erken saatlerde gelinmesi önemli bir mevzu. Burada şemsiye ve şezlong kiralayabilir ya da kendinize ait olanları da getirip ücretsiz bir şekilde takılabilirsiniz. Akşamüstü 5 gibi gittiğinizde şemsiyelerden para almıyorlar, yani en azından bize öyle denk gelmişti. 🙂
2. Sulubahçe Plajı
Ayazma Plajı’nın hemen yanındaki Sulubahçe Plajı, tesisi ve işletmesi olmadığı için Ayazma’ya kıyasla daha sakin. Genellikle adada yaşayanların tercih ettiği Sulubahçe’de herhangi bir tesis olmamasına rağmen şemsiye ve şezlong kiralayabiliyorsunuz. Ayazma’dan Habbele Plajı’na giden minibüslerle Sulubahçe’ye ulaşabilirsiniz. Konumu ikisinin ortasında bulunuyor.
3. Akvaryum Koyu
Akvaryum Koyu ise Bozcaada’da en sevdiğimiz yerler biri oldu. Bir kere manzarası çok güzel ve bizce harika bir fotoğraf noktası. Adı gibi akvaryum özelliğinde olan koyda, yüzmenin yanı sıra esas olayımız gözlük ve şnorkelle dalış yapmak. Tabii, bizim gittiğimiz esnada hava yüzmeye çok müsait olmadığı için biz bu konuyu da aynı Polente gibi pas geçmiştik. İşte, Bozcaada’ya tekrar gitmek için harika bir neden daha! 🙂
Koya kendi aracınızla gelebilir ya da merkezden kalkan minibüs saatlerine bakarak toplu taşıma ile ulaşabilirsiniz. Bozcaada’nın bakir koylarından biri olan Akvaryum’da tesis olmadığı için mayonuzu, bikininizi içinize giyip de gelin!
4. Beylik Koyu
Bozcaada’nın Beylik Koyu bugüne kadar yüzülecek değil ama fotoğraf çekilecek bir noktaydı aslında. Beylik Koyu; 2014 yılının son günlerinde fırtına sonucu sahiline oturan Mercy God gemisi ile turistler arasında bir hayli ünlendi ki siz de gördüğünüz fotoğraflardan mutlaka hatırlarsınız. Her ne kadar bizler için enteresan bir kare oluştursa da adalılar bu durumdan pek memnun değildi.
Mercy God’ın karaya oturduğu ilk zamanlar, taşıdığı soğanların bozulması ile etrafı saran bozuk soğan kokusu uzunca bir süre konuşulmuş, sonrasında da geminin karaya oturması koyun temizliğini ve bakirliğini bozacağı için endişeye neden olmuştu. Bu yıl Nisan ayında geminin söküm işlemlerine başlandı, son gördüğüm fotoğraflarda az bir bölümü kalmış gibi duruyor. Tamamen kum ile kaplı olan Beylik Koyu’nda bakalım bu yıl bizi nasıl bir manzara karşılayacak? 🙂
5. Habbele Plajı
Ayazma ile birlikte, adanın popüler plajlarından bir diğeri de Habbele. Plajı hem taşlık hem kumluk, kalabalığı Ayazma’ya göre daha az. Minibüs ile de gidebileceğiniz Habbele Plajı’nda yemek yiyebileceğiniz restoran da bulunuyor.
Bozcaada’da Nerede Kalınır
Bozcaada’nın merkezinde çok sayıda otel ve pansiyon alternatifi bulabilirsiniz; ancak özellikle resmi tatil zamanlarında kalacağınız yeri önceden belirlemenizde fayda var. Biz son dakika plan yaptığımız için seçim yapabilecek yer pek kalmamıştı ve tercihimizi Harmani Tatil Çiftliği’nde yana kullanmıştık. İyi ki de öyle olmuş. Buranın kaldığımız en tatlı otellerden biri olduğunu söyleyebilirim.
Bir kere inanılmaz huzurlu ve samimi bir yer. Odaları çok temiz ve kocaman bahçesi de tam keyiflik. Hele ki her an pıtı pıtı ortada dolanan muhteşem üçlüden Roxy ve Alf asla unutulmayacak. 🙂
Söz konusu Bozcaada olduğunda bir de yeme-içme meselesi var tabii. Onun içinde sizi bu yazıyı okumaya davet ediyoruz:
Bozcaada’da Nerede Ne Yenir: Bozcaada Yeme İçme Önerileri
Bozcaada ile ilgili mini notlarımıza Instagram profilim @nesemcelikkaya’dan ve #journavelbozcaada etiketinden ulaşabilirsiniz. Tüm gezilerimiz için bizi takipte kalın, birlikte gezelim!