Asya’nın yeşil adası Bali, muhteşem doğal güzellikleri ve nefes kesen kıyıları ile tüm dünyanın en güzel balayı rotlarından biri olarak kabul ediliyor. Son yıllarda ülkemizde de balayı konusunda akla gelen ilk destinasyonlardan biri olan Bali adasını sımsıcak lokalleri, Asya kültürü ve tropik lezzetleri ile sadece bunun için öne çıkarmanın biraz haksızlık olduğu düşüncesindeyim; ancak yine de evliliğinin ilk günlerini burada geçirmeyi planlayanlar için konuyu bu yazıyla biraz aydınlatmak istedim.
Bali; havayollarının çeşitli kampanyaları ve ülkemize yakınlığı ile gitmeyi sıkça tercih ettiğimiz Avrupa şehirlerinden çok farklı bir lokasyon. Endonezya’nın 17 bin adasından biri olan bu güzel ada, coğrafi konumuyla biz kışı yaşarken kuru sezonunu bitiren, Aralık itibariyle yağmurlu günlerine girse de tüm yıl 27-30 derece arası sıcaklığını koruyan, Hint Okyanusu’na karşı dik yamaçları kapsayan sahilleriyle de su sporlarını sevenler için bir cennet niteliğinde.
Balayı adası olarak çokça bahsedilmesinin en büyük nedenleri ise upuzun sahilleri ve huzurlu doğası olsa gerek. Diğer yandan, alışık olduğumuz kültürlerin çok ötesinde, büyüleyici doğası ve pek mutlu insanları ile ağır düğün temposundan yorulan çiftlerin dinlenmesi ve geride kalan stresli günleri atlatıp yeni hayata hızlıca adapte olabilmesi için de seçilebileceği en yeşil rota. Evet, gezginler için mutlaka görülmesi ve deneyimlenmesi gereken yer; ancak ‘balayı’ konseptinin de hakkını fazlasıyla veriyor.
Bali Balayı Planı Nasıl Yapılır
1. Bali’nin balayı konsepti:
Uçsuz bucaksız bir okyanus manzarası, dağlar arasında yemyeşil ve nefes kesen güzellikler… Şimdi 1,5 yıl öncesini düşünüp yazarken bile heyecanlanıyorum. İster lüks ötesi otellerde, ister uygun bütçeli pansiyon tipi evlerde, ister ev kiralayarak konaklayacağınız Bali, insanı hayretler içine sürükleyen mistik doğası ve spiritüel ortamı ile dünyanın en güzel ve en başka adalarından biri.
Burası için bütün güzel sözcükleri bir araya toplayıp bir cümle kursam, sanırım yine de gözlerime yansıdığı kadar net anlatamam. Bali, muhtemelen dünyanın en mutlu eden adası.
Buranın balayı konseptinde okyanusa karşı uzanabileceğiniz kumsallar, derin yeşillere karşı sonsuzluk havuzunda dinlenirken kuracağınız bol hayaller var. Bali’nin en güzel yanı, bir yandan sizi bu dünyadan alıp başka evrene çekerken bir yandan da otantik kültürünü, tropik güzelliklerle bir arada sunuyor olması. Yalnızca balayı da değil, eğer bir gün tüm yaratıcılığım biterse ve yeniden başlamak için bir yer arıyor olursam geleceğim yer de yine burası.
2. Bali otelleri:
Bali’de balayı konusu ekonomik şartlarda gerçekleştirilebileceği gibi, lüks otellerle birlikte daha da görkemli bir hal alıyor. Diğer tüm şehirlerde tercih edilen tarzda uygun bütçeli oteller de sunan adada, balayı sefası tabii ki en çok özel havuzlu villalarda sürülüyor. Lüks otel zincirlerinin kişiye özel havuz konsepti ile hazırladığı (evlendikten sonra yaşayacağınız eviniz kadar) büyük villalar en çok tercih edilen konaklama seçenekleri arasında yer alırken, yorucu düğün sürecinin ardından kavuşulan sakin tatil anlayışı gerçekten insana çok iyi geliyor.
Ekonomik açıdan çok alt seviyede olan bir adanın, müşteri memnuniyetini en üst seviyede tutan bu lüks turizm dengesi konusundaki başarısı insanı şaşırtan düzeyde olsa da turizm adanın esas geçim kaynaklarından biri ve bu yüzden de oteller ve çalışanları hizmet standartlarını son derece geliştirmiş durumda. Bali’ye gidip mutsuz dönen hiç duymadım, burası ile ilgili en büyük mutsuzluk olsa olsa dönüyor olmaktan kaynaklanır.
Biz balayı tatilimizde The Royal Pita Maha ve Ayana Resort’te konakladık, iki deneyimimizden de aşırı memnun kaldığımızı söyleyebilirim.
Konaklama seçeneği olarak Air&Bnb ile ev kiralamak da tercih edilebilir ki kiraladığı evlerde de tatilini çok iyi geçiren arkadaşlarım oldu; ancak konu balayı olunca özel ya da ortak havuzlu villaların sunacağı tatil anlayışının gerçekten çok daha farklı olduğunu söylemeliyim.
Bu tip oteller genelde oda + kahvaltı olarak hizmet veriyor, istemezseniz kahvaltıyı almayabiliyorsunuz ki Asya mutfağında bunu çok önermiyorum. Kahvaltı günün ilk öğünü olduğu ve gezeceğiniz yere kadar geçecek olan sürede fazla bir yiyecek alternatifiniz olmadığı için günün ilk yiyeceklerini riske atmanızı istemem.
Otellerde öğlen ve akşam yemekleri a la carte restoranlarda servis ediliyor, her ülkeden gelen turistlere yönelik pek çok mutfak alternatifi bulunuyor. Bu tarz otellerde seçeceğiniz odaların/villaların günlük fiyatı ortalama 800-1.200 TL arasında değişecektir. Tabii ki daha uygun fiyatlısını da bulmak mümkün.
Balayında otel seçimi çok önemli; ancak gideceğiniz yerin genel özelliklerini ve tatil anlamında size sunacaklarını da önceden bilmeniz de çok faydalı. Örneği Bali, sörf ve masaj başlıklarıyla da çok fazla öne çıkan bir ada. Kıyılardaki boyu aşan dev dalgalar sörf sporu için farklı kademelerde uygun ortamlar sunarken, Asya kültürünün benzersiz masaj ve spa anlayışı da Bali’de karşınıza en rahatlatıcı seçenekleriyle çıkıyor.
3. Uçak biletleri:
Balayı lokasyonunuza karar verdikten sonra yapmanız gereken ilk şey bilet konusunu çözmek; çünkü uzak bir yere gitmeyi planlıyorsanız düğün sezonuna yakın tüm çiftlerin aynı heyecanda olduğunu da aklınızın bir köşesinde bulundurmanız gerek. Bu demek oluyor ki çoğu kişi aynı tarihlerde bilet almaya yöneliyor ve bu sebeple de bilet kotaları hızla dolup fiyatları yükseltiyor.
Bali için de -yapabiliyorsanız- altı ay öncesinden biletinizi almak en mantıklısı. Rotanız uzak ve uzun uçuşlu, en az da bir aktarmalı olduğu için halihazırda biletiniz de pahalı olacaktır. Ne kadar erken davranırsanız, iki kişinin maliyeti de aynı oranda düşecektir. Örneğin; biz evlenmeden beş ay önce Singapur ve Bali’de balayı hayaline kapılarak düğün yapmaktan vazgeçtik ve belediyeden nikahımız için gün aldıktan hemen sonra da balayı biletlerimizi aldık.
Genel durumda aktarmalı olarak 5.000 TL civarına gelen iki kişilik biletlerimiz, erken hareket edişimizle birlikte Türk Hava Yolları’nın Singapur’a ilk açılan bilet kotasına denk geldi ve 3.500 TL’ye çözme mutluluğuna eriştik. Tarihlerimiz yüksek sezon olduğu için bu rakama bulmak bizim için büyük sürpriz oldu, şimdi de dövizin yükselişi göz önünde bulundurursak erken bilet alımı gerçekten büyük fark oluşturuyor. Tabii, burada bizim balayımızın iki aşamalı gerçekleştiğini belirteyim.
Biz önce Singapur’a, oradan da Bali’ye geçtik. Tatilimiz toplamda 8 günü kapsıyordu. Ara uçuşlarımızı da Air Asia ile bagaj haklarımız dahil 500 dolara satın alarak tüm ulaşımı 5.000 TL ile tamamlamış olduk. Biletlerden sonra otellerinizi de hızlıca seçmeniz gerek, yerler doldukça fiyatlar yükseliyor.
4. Uçuş bilgileri ve vize:
Bali’ye gitmek genellikle Singapur ya da Doha üzerinden aktarma ile gerçekleşiyor. Aktarma yapacağınız havalimanında en az 6 saat bekliyorsunuz ancak bu bazen 10 saat civarına da yükseliyor. Biz nikahımız öncesi ev taşıma ve organizasyon konusunda da çok yorulduğumuzdan, açıkçası aktarma konusunu hiçbir zaman düşünmedik.
Gitmişken Singapur’u da görmek istediğimiz için, ilk uçuşu buraya yaptık ve balayımızın ilk akşamını otelde rahatça uyuyarak geçirdik. İkinci gün, erken bir saatte de Bali’ye ara uçuşumuzu gerçekleştirerek tatilimize başladık. 6 günümüzü adada geçirdikten sonra, balayının son kısmı için Singapur’a dönüp iki günlük son aşamayı tamamladık. İstanbul’dan Singapur 10 saat sürüyor, Singapur’dan Bali ise 2,5 saat. Merak edenler için Singapur notlarım burada.
Vize ile derdi olan herkese iyi bir haberim var; ne Singapur ne de Bali vize istemiyor. Her ikisine de havalimanı girişiniz esnasında gerekli bilgileri verip 30-45 dolar arası değişen bir rakamı ödeyerek 1 aylık vize alıyorsunuz. Gerekli bilgiler derken, geliş amacınız, kalacağınız gün sayısı ve otel adı gibi standart soru cevaplarından bahsediyorum.
5. Adada nasıl geziliyor:
Bali gezisi planlayanların dikkat etmesi gereken başlıklardan biri de bu. Seyahatlerinizde elinize haritanızı alıp kaybola kaybola dolaşmayı çok seviyor olabilirsiniz; ancak bu adada durum biraz farklı. Bali’nin trafiğe açık sokakları oldukça dar ve sıkışık. Lokallerin trafikte araba yerine motor tercih etmesiyle iyice kalabalıklaşan yollar işi biraz karmaşıklaştırıp çıkmaza sokabiliyor.
Tabii ki siz de motorunuzu günlük 7 dolara karşılık gelen bir miktarda kiralayabilir, rotanızı kendiniz belirleyebilirsiniz. Bu tarz deneyimlerde tecrübeniz varsa, pek sorun çekeceğinizi düşünmüyorum ama yine de bu daracık ve nereye çıktığı belli olmayan yolları navigasyonsuz bulmak biraz zor olacaktır.
Benim önerim ise turunuzu daha rahat gerçekleştirebilmeniz adına bir rehberle anlaşıp işi uzmanına bırakmak. Bu sistem, adanın ana geçim kaynaklarından bir ve bu yüzden de bir hayli güvenilir. Tur acentelerinin sağladığı geniş ve ‘klimalı’ arabalar, sizlere tüm gün rahat bir ortamda gezip dolaşma ortamı oluşturuyor.
Üstelik, hem arabanızın şoförü hem de rehberiniz olan kişiyle göreceğiniz yerlerle ilgili konuşma fırsatı da buluyorsunuz. Bali’de çoğu balayı çifti ikinci yöntemi tercih ediyor. Sabahtan akşama kadar yolları iyi bilen birinin sizi gitmek istediğiniz yerlere taşıması günlük 30 dolar gibi bir fiyata denk geldiğinden bu yolu seçmek son derece mantıklı. Bali geziniz için güvenilir bir rehber arıyorsanız, Instagram’dan bana yazın. Rehberimiz Pande’nin numarasını iletmekten mutlu olurum. 🙂
Bali’de Balayı Planı Nasıl Yapılmalı
1. Adada kalınacak bölgelerin seçimi:
Bali’ye gitmeye karar verdiysek, sıra geldi nerelerde kalacağımızı belirlemeye. Yukarıda da bahsettiğim gibi, konaklama konusu bütçeye göre değişiyor ve ada konsepti genelde kişiye özel havuzlu villalar üzerinden yürüyor. Bali büyük bir ada; bu yüzden geniş bir çevreyi görebilmek için yapılacak en mantıklı şey de tatili iki farklı bölgeye bölmek.
Bali denildiğinde ilk akla gelen bölgeler olan Kuta, Jimbaran ve Seminyak adanın sörf cennetleri olarak su sporlarını sevenlerin gözdesi. Tabii, aynı nedenden dolayı da bu kıyılarda yüzebilmek her yiğidin harcı değil. Hatta, direkt açık konuşmam gerekirse bu bölgelerde kalıyorsanız, plajlarında pek yüzemeyeceksiniz.
O ne demek, balayına geldik, biraz da yüzelim diyorsanız, o zaman adadaki ilk konaklamanız için seçmeniz gereken yer Nusa Dua. Beyaz kumlu plajı Kuta, Seminyak ve Jimbaran’a göre çok çok daha sakin, burada yapılan tatiller de aynı oranda dingin. Zaten, diğerlerinin tam tersi bir rotada, adanın diğer ucunda kalıyor.
Balayı, Bali’de geçmiyor olsa bile zaten yeterince unutulmaz ama evliliğinizin ilk tatilini daha da unutulmaz yapacak bir yer varsa işte orası da Ubud. Kocaman dağlar ve dev yeşiller arasında, belki bir de Ayung Nehri’nin kıyısında, tamamen doğayla bütünleşeceğiniz, tek kelimeyle mükemmel bir bölge.
Ubud, Bali’ye gelenlerin genellikle üç gün ayırdığı, dönerken de hep az gün ayırdım diye mutsuz olduğu eşsiz yer. Böyle müthiş, böyle görkemli, hem de doğanın tam içinde bir bölge gerçekten çok zor bulunur. Tatilinizin ilk bölümünü kıyılardan birinde organize ettikten sonra, Ubud tarafına yoğunlaşabilirsiniz. Bali’ye gelenler Ubud’u da mutlaka yaşamalı.
2. Hangi otel, kaç gün:
Otel seçimleriniz tamamen size kalmış ama biz 3 gece Jimbaran’daki Ayana Resorts & Spa‘da, 3 gece de Ubud’daki The Royal Pita Maha‘da kalmıştık. Bu plan bize çok iyi gelmişti, balayının ilk günleri de yorgunluk atmak üzerine geçtiği için Jimbaran’da kalmak kendi açımızdan iyi bir seçim oldu. Siz isterseniz bu kıyı kısmındaki günü 2’ye düşürebilir, Ubud’u çoğaltabilirsiniz. Nusa Dua’da kalmayı düşünenler Kayumanis‘i tercih edebilir, duyduğum kadarıyla Ayana’dan daha güzel. 🙂
Ubud otelimizin lokasyonu çok büyük bir alanı kapsıyordu. 70 hektarlık bir ormanlık alan ve içinde her yerine yayılmış bir kompleks düşünün. The Royal Pita Maha gerçekten de tüm beklentileri karşılayan, sosyal medyada çokça popüler olmuş Ayana’nın sonrasında insanın hiç dönmek istemeyeceği bir otel. Gerçekten 3 gün asla yetmiyor, bu yüzden bu bölgede yapabiliyorsanız daha fazla kalın.
Bilmeniz gereken bir önemli nokta da Bali’de gezeceğiniz çoğu yerin Ubud civarında veya Ubud sonrasında gidiliyor olması. Haliyle, gezi planınız bu rota üzerinde olacağından kıyı otellerinde çok vakit geçirmemenizi öneririm. Ubud’a 1-2 gün daha fazladan eklemek planın işleyişi açısından da sizi rahatlatacaktır. Adanın en popüler lüks otelleri arasında Oberoi, Four Seasons, Hanging Gardens, Bvlgari ve Maya Ubud bulunuyor.
3. Gezilecek yerlerin planı:
Bali’nin 20.000’nin üzerinde tapınağa ev sahipliği yapması ona Tanrılar Adası unvanını kazandırmış. Bu yüzden, buraya gelmek, Hindu ritüellerini de paylaşmadan dönmemek demek. Gezilecek yerlerin başında çok farklı mimari yapılarıyla çok çeşitli tapınaklar geliyor; kimisi okyanusa bakan bir yamaçta, kimisi kutsal su kaynağının ortasında, kimisi ise en güzel gün batımının sahibi olarak uçsuz bucaksız bir ovada.
Tabii, böyle bir adada bulunmak, yeşil yerleri de keşfetmek anlamına geliyor. Ardında pek çok emek olan pirinç teraslarını ve kutsal maymunların evi o yemyeşil ormanını planlara eklemeden olmaz. Dört bir yanınızda dönen sevimli maymunlar saatlerinizi neşelendirecek, pirinç terasları ise fırçayla çizilmiş gibi duran doğasıyla sizi büyüleyecek.
Bali’de gezilecek yerlerle ilgili notlarımın detaylısı burada.
4. Ne yiyelim, ne içelim:
Asya’da egzotik bir adadan bahsediyorsak, yeni lezzetleri tatmaya şimdiden hazır olmalıyız! 6 günümüzün geçtiği Bali’de denediğimiz yiyecekler ve lezzetlerle ilgili detaylar burada. Balayı modunda birkaç mekan önerisi de yanında bonus.
Bali ile ilgili tüm fotoğraflarımı ve notlarımı buradaki yazılara ek olarak, Instagram hesabım @nesemcelikkaya‘dan #journavelbali etiketiyle bulabilirsiniz. Soracağınız herhangi bir şey olursa, Instagram’dan mesajlarınızı bekliyorum.