Avrupa’nın en pahalı şehirlerinden biri olan Amsterdam’da Ücretsiz Gezilecek Yerler ve Aktiviteler rehberimize hoş geldiniz! Kanal çevresinde yapılacak gezileri, tematik müzeleri, sayısız mekan alternatifi, tasarım butikleri ve kocaman parklarıyla Amsterdam’dayız! Tüm bu özelliklerinden dolayı Avrupa’da bulunmaktan en mutlu olduğumuz şehirlerden biri burası diyebiliriz. Ama keşke bu kadar pahalı olmasa! 🙂
Tabii ki sadece pahalı diye, Amsterdam’a gitmeyecek değiliz! Her ne kadar bütçeleri biraz zorlayan bir şehir olsa da Amsterdam’da aynı zamanda ücretsiz de yapılacak birçok şey var! Hatta, bu anlamda oldukça zengin bir şehir. O zaman lafı daha fazla uzatmadan, Amsterdam’da ücretsiz gezilecek yerler ve aktiviteler listemize başlıyoruz!
Başlamadan Önce: Amsterdam’da konaklama seçeneği arıyorsanız, biz daha önce Easyhotel’in bu şubesinde ve Amsterdam merkezde Inntel Centre‘de ve Motel One’ın şu şubesinde kaldık. Bu otellere göz atabilirsiniz, hepsinden çok memnun kaldık.
AMSTERDAM’DA ÜCRETSİZ AKTİVİTELER
1. NEMO Bilim Müzesi ve OBA Kütüphanesi’nden Amsterdam Şehir Manzarasını İzleyin
Renzo Piano tasarımı NEMO Bilim Müzesi ve Amsterdam şehir kütüphanesi OBA’nın teraslarından panoramik manzara keyfi Amsterdam’da ücretsiz yapılacak etkinliklerden. Girişi ücretli olan NEMO Bilim Müzesi’nin asansörünü kullanarak terasına ücretsiz çıkabilirsiniz. Böylece Amsterdam’ın en yüksek meydanını deneyimleyebilirsiniz.
Gitmişken NEMO müzesini de gezmek isterseniz biletinizi buradan alabilirsiniz.
Amsterdam Halk Kütüphanesi’ne de giriş ücretsiz. 7. katında bulunan terasa asansörle çıkarak yine şehri ücretsiz olarak panoramik izleyebilirsiniz. Bu arada, OBA Kütüphanesi’nde 1 saat süresince ücretsiz internet de kullanabilirsiniz.
2. Amsterdam’ın En Güzel Caddelerinde Kanal Manzarası Eşliğinde Yürüyün
Amsterdam denince, akla otomatik olarak kanal manzaralı kurabiye evli sokaklar geliyor. Şehrin ana kanallarından Singel, Herengracht, Keizersgracht ve Prinsengracht çevresinde yürüyüş yapmak en güzel aktivitelerden. Amsterdam’ın klasikleşmiş manzaraları için izlemeniz gereken fotoğraf rotası ise şöyle: Gasthuismolensteeg, Oude Spiegelstraat, Wijde Heisteen, Huidenstraat, Wolvenstraat, Hartenstraat, Reestraat, Berenstraat ve Runstraat.
Rotada yürürken karşınıza birçok mekan ve tasarım mağazası çıkacak. Yorulduğunuz noktada gözünüze hoş görünen kafelerden birinde kahve molası vermeyi unutmayın.
3. Ücretsiz Müzik Dinletilerine, Konserlere ve Atölyelere Katılın
Özellikle öğlen saatleri Amsterdam’da ücretsiz müzik etkinlikleri için ideal. Bu etkinlikler Eylül’den Mayıs ayına dek, her Salı, saat 12.30-13.00 arasında oluyor. Waterlooplein’daki Muziektheater/Stopera’ya giderseniz Dutch Filarmoni Orkestrası’nın ücretsiz müzik dinletisine katılabilirsiniz.
Çarşamba günleri ise adresiniz Concertgebouw. Royal Concert Building Orchestra, 12.30’da başlayan konserlerde müzikseverleri ücretsiz ağırlıyor.
Salı akşamları BIMHUIS sahnesinde atölyeler gerçekleşiyor. Enstrümanınız ile 20.00’da BIMHUIS sahnesinde hazır olursanız burada toplanan kişilerle birlikte çalıp şarkı söylemeniz mümkün.
4. Begijnhof’ta Orta Çağ’a Işınlanın
Amsterdam’da yolunuzun mutlaka düşeceği Spui ve Kalverstraat’ın arkasında şehrin tarihi yapılarını barından Begijnhof bölgesi var. Bir ibadethane ve yetimhaneye ev sahipliği yapan Begijnhof’ta eskiden yoksullara eğitim verip hastaların bakımıyla ilgilenen rahibeler ve buraya sığınan hayat kadınları yaşarmış. Günümüzde Amsterdam Museum’a bağlı olan bir bölge. İçeride avlunun yanı sıra İngiliz Kilisesi’ni, Begijnhof Şapeli’ni ve Başrahibenin Evi’ni görebillirsiniz.
Begijnhof; aynı zamanda Amsterdam’ın Orta Çağ’dan kalan en eski evlerinin de adresi. Gittiğinizde, buradaki iki ahşap evi ve şehrin en eski evi unvanlı Het Houten Huis’i de görün. Son olarak, evlerde halen yaşayanlar var. Bu yüzden de Begijnhof’ta gezerken sessiz olmaya dikkat etmelisiniz.
5. Jordaan Mahallesinde Gerçek Amsterdam Ruhu ile Tanışın
Jordaan, bir zamanlar işçi sınıfına mensup büyük ailelerin yaşam alanı olarak kurulmuş. Daha sonra göçmenlerin de bu mahalleye taşınmasıyla uzunca bir süre isyanların ve protestoların merkezi olmuş. Bugün Amsterdam’ın en popüler semtlerinden biri. Jordaan’da artık öğrenciler, sanatçılar ve şehrin varlıklı aileleri yaşıyor.
Jordaan’da gezerken, eski halini koruyan klasik Amsterdam evleri bol bol karşınıza çıkacak. Bu evlerin aslında ne kadar küçük olduklarını kestirip birkaç yüzyıl öncenin yaşam tarzı hakkında fikir edinebilirsiniz. Diğer taraftan Jordaan; Prinsengracht ve Brouwersgracht kanalları ile size son derece renkli görüntüler sunuyor. Mahalle içinde çok keyifli mekan alternatifleri de var. O yüzden sabah erkenden Jordaan’a gelip uzun bir yürüyüşe çıkın. Burası lokal yaşamı ve sakinliği ile bizim Amsterdam’da en sevdiğimiz!
6. Vondelpark’ta Günü Karşılayın
New York’un Central Park’ı, Paris’in Jardin des Tuileries’i varsa Amsterdam’ın da Vondelpark’ı var! Avrupa’da bu koca parkları görmeye çok alışkınız. 1865’te açılan Vondelpark da onların bir benzeri. Göletlerle süslü upuzun yürüyüş alanları, paten ve bisiklet parkurları, piknik alanları, tenis kortları, açık hava tiyatrosu ve bol bol bahçe… Özellikle yolunuz hafta sonu bir günde buraya düşerse, Amsterdamlıların güne nasıl başladıklarına iyi bakın. Vondelpark çok net ömür uzatır!
Benzerleri gibi buraya da giriş ücretsiz. Sabah erken saatte gelip çevreyi keşfettikten sonra çimlerde mini bir piknik yapabilirsiniz. Amsterdam’a Haziran, Temmuz ya da Ağustos ayında geliyorsanız, içindeki açık hava tiyatrosunda 3 ay boyunca gerçekleşen ücretsiz etkinlikleri de izleyebilirsiniz.
7. I Amsterdam Yazısı ile Turist Olmanın Hakkını Verin
Amsterdam denince aklımıza ilk gelen şehrin ikonik yazısı I Amsterdam olsa gerek. Bu yazı eskiden Müzeler Adası’ndaki Rijksmuseum önündeydi. Ancak oluşturduğu kalabalık nedeniyle daha sonra taşındı. Amsterdam’ın en popüler ücretsiz aktivitesi diyebiliriz bizce!
I Amsterdam yazısını Schipol Havalimanı’nda ve Sloterplas’da görebilirsiniz. Yazı, bazı dönemlerde turizm amaçlı daha sakin bölgelere taşınıyor. Belirttiğimiz yerlerde göremezseniz turizm ofisine sorabilirsiniz.
8. Spiegelkwartier’in Antikacıları Eşliğinde Tarihe Yolculuk Yapın
Amsterdam’da ücretsiz gezilecek yerler deyince bir antikacılar rotası yapmak iyi bir fikir! Museumplein’a kadar gelmişken Spiegelgracht kanalının çevresine uğramadan dönmeyin. Çünkü burası Amsterdam’ın antikacılar bölgesi. Çeşit çeşit galeri ve antika mağazasının bulunduğu Spiegelgracht ve Leidsegracht yakınlarında çok keyifli kafeler de var. Geziniz esnasında Dutch sanatı ile Delft çinilerine dair birçok örnek göreceksiniz. Mini dükkanların vitrininde ilginizi çekecek el zanaatı çalışmaları da bonus’u olsun. Mahallenin ahşap detaylarla süslü daracık evleri ise fotoğrafların odak noktası.
9. Lokallerin Favorisi Olan Pazarları Gezin
Gittiğiniz şehirlerde kurulan pazarları gezmeyi seviyorsanız, Amsterdam’ın bu özelliğine bayılacaksınız. Hem taze meyve, sebze için hem de ikinci el kıyafet ve aksesuar için Amsterdam’da çeşitli günlerde birçok pazar kuruluyor. İlgi alanınıza ve programınıza göre seçeceğiniz pazarları sabah geziniz esnasında ziyaret edebilirsiniz. Pazarlara sabahın erken saatlerinde gitmeniz gerektiğini unutmayın; ilerleyen saatlerde pek bir şey bulamayabilirsiniz.
Noordermarkt’ta Cumartesi günleri 9.00-16.00 arası ikinci el ürünler ve organik pazar, Pazartesi günleri 9.00-14.00 arası ikinci el kıyafet, dekorasyon eşyası ve antika pazarı kuruluyor. Bir diğer ikinci el cenneti ise Waterlooplein’de. Pazar günleri hariç, her gün 9.00-18.00 arası ikinci el kıyafet, vintage aksesuar ve aperatif yiyecek pazarı için Waterlooplein’e gidebilirsiniz. Lindengracht’ta Cumartesi günleri 9.00-16.00 arasında kurulan ikinci el pazarı da yine aklınızda olsun.
Sahaflara ve ikinci el kitaplara ilgisi olanlar Spui Book Market’i listelere eklesin. Cuma günleri 10.00-18.00 arası açık. Pazarda ikinci el ve antika değerinde her türden yazılı kaynağa ulaşmanız mümkün. Çoğu Dutch dilinde olsa da İngilizce kitap sayısı da çok fazla.
Konu yiyeceklere geldiyse, iki rotanız var. Biri De Pijp’deki Albert Cuypmarkt, diğeri ise Dapperstraat’ta kurulan Dappermarkt. Bu iki pazardan uygun fiyatlı taze meyve ve sebze, peynir ve balık alabiliyorsunuz. Albert Cuyp pazarı şehrin en ucuz fiyatlı pazarı unvanına sahip. Pazar günleri hariç her gün 9.00-17.00 arasında açık. Dappermarkt ise göçmenlerin kurduğu, ucuzlukta sınır tanımayan bir pazarın ev sahibi. 1-2€’luk fiyatları ile Milano’da kurulan Senagal Pazarı’na benziyor.
2007 yılında National Geographic tarafından belirlenen Dünyanın En İyi Pazarları listesinde yer almış. Aynı listede İstanbul’un Kapalı Çarşı’sı ve Milano’nun Navigli bölgesinde kurulan Antika Pazarı da yer alıyor. Dappermarkt pazarı da Pazar günü hariç, her gün 9.00-17.00 arası açık.
10. Ücretsiz GVB Feribot İle IJ Nehri’nde Kısa Bir Gezintiye Çıkın
Amsterdam’da kanal turu yapmak ücretli. Ama IJ Nehri üzerinden EYE Film Müzesi ve Tolhuistuin Bahçesi’ne giden ücretsiz GVB feribotları ile kısa bir nehir havası almanız mümkün. Şehrin kuzey bölümünde kalan Buiksloterweg’e ve NDSM’ye geçiş feribotlarını kullanmak için Centraal tren istasyonunun arkasındaki GVB iskelelerine gidin. Buradan bineceğiniz feribotlar genellikle yayaların ve bisikletlilerin tercihi. Buradan EYE Film Müzesi’ne, Tolhuistuin Bahçesi’ne ya da NDSM’ye gitmek için kullanılıyor. Nehrin diğer yakasını görmeniz açısından hem ücretsiz hem de hoş bir aktivite.
11. Ücretsiz Yürüyüş Turlarına Katılın
Amsterdam’da ücretsiz aktivitelerden bir diğeri ile devam edelim. Seyahatte ücretsiz aktivite deyince akla ilk gelenlerden biri de rehberlerin düzenlediği yürüyüş turları oluyor. Adı ücretsiz olsa da aslında sistem bahşiş usülü işliyor. Bu turlar ücretsiz düzenlendiği için gezi sonunda rehbere gönülden kopan bahşişi vermek adet olmuş durumda.
Turlar tarihi gezi, yemek, mimari gibi farklı konularda olabiliyor. Programlarına göre tüm seçenekleri buradan inceleyebilir, istediğiniz turu satın alabilirsiniz. Şehri yürüyerek gezip tanımak için oldukça güzel bir aktivite.
12. Pırlanta Atölyelerini Ücretsiz Gezin
Pırlanta ve elmas konusunda hatırı sayılır bir ünü bulunan Amsterdam’ın bu deneyimi neredeyse yarım yüzyıla uzanıyor. Eğer bu konuya ilginiz varsa, Amsterdam’daki pırlanta atölyelerinin ücretsiz turlarına katılabilirsiniz.
Bu turlarda taşların karatları, renkleri, kesimleri ve nasıl işlendikleri ile ilgili bilgileri öğreneceksiniz. Bir yandan da Amsterdam’ın taş konusundaki tarihini dinliyorsunuz. Bu turlar için Gassan Diamonds ya da Royal Coster Diamonds’ın websitelerinden formları doldurmak gerekiyor. Turlar her gün 09.00-17.00 arası, farklı dillerde ücretsiz gerçekleşiyor.
13. Civic Guards Gallery’i Ücretsiz Gezin
Amsterdam Tarih Müzesi’ne bağlı Civic Guards Gallery, Amsterdam’da ücretsiz gezebileceğiniz galerilerden biri. Bir dönemin ileri gelen kişilerine ait portrelerin yer aldığı galeride Hals ve Rembrandt gibi önemli ressamların eserlerini ve çağdaş sanatçıların elinden çıkan ünlü Hollandalıların resimlerini görebilirsiniz. Her gün 10.00-17.00 arası ziyarete açık olan galeriye giriş ücretsiz.
14. ARCAM Amsterdam Minarlık Merkezi’ni Ücretsiz Gezin
Hollanda’nın mimari geçmişini ele alan ARCAM; yılda 5 kez düzenlediği tematik sergileri ile Amsterdam’ın mimari vizyonunu anlatan bir merkez konumunda. İlginiz varsa, Salı’dan Cumartesi’ye, 13.00-17.00 arası ziyarete açık olan bu galeriyi de listenize ekleyin. Burası da Amsterdam’da ücretsiz gezilecek yerlerden biri.
Böylece Amsterdam’da Ücretsiz Gezilecek Yerler ve Aktiviteler yazımızın sonuna geldik. Amsterdam ve diğer gezilerimizle ilgili notlara ulaşmak için Instagram’da @nesemcelikkaya hesabını takip edin. Birlikte gezelim!
Diğer Amsterdam Yazıları:
Amsterdam’da Mutlaka Görmeniz Gereken 10 Yer